.

NEXT STATION : LONDON

13 Mart 2011

Ekmek kapım "San Diego" :)

Bu fikir 2008 ayının Mart ayında nerden geldi girdi beynime bilmiyorum ama öyle iyi bir fikirmiş ki hayatımın gidişatını epey bir etkiledi. "Work and Travel" programından bahsediyorum, Türkçe meali "Çalış ve Gez" olan programdan. Üniversitedeki ilk yılımın bitişi ve hayatımda ilk kez yurtdışına çıkıyor olmam. Allah'ın Trabzon'undan Amerika'nın en dibine gidecek olmam, 20 yaşında, tek başıma!

Bisiklet taksicilik Amerika'da sadece New York ve San Diego'da var. San Diego'nun New York'a göre daha küçük, daha ucuz ve suç oranı Amerika'nın en düşük şehri olması kendimi orda bulmama sebep oldu diyebiliriz. İstanbul'dan San Diego'ya nasıl gittim anlatmayacam çünkü kafasında ufacık da olsa gitme fikri olan insanların hayallerini yıkmak istemiyorum. Türkiye'den aracı şirketle ulaştığım Türk bisiklet kiralama dükkanı sahibi abimin verdiği oryantasyon sonucu haftalık 175 dolara kiraladığım bisikletimle artık sokaklardayım. Fayton düşünün, ben at görevi görüyordum. Ama Amerika'da insan emeğine dayanan işler o kadar değer görüyordu ki, aldığım bahşişler zaman zaman istediğim ücretin bile üzerinde oluyordu. :)


Resimde sağ altta gördüğünüz kişi Santa, pedicabçilerin babası. Pedicabçi biz oluyoruz bu arada. Santa homeless(evsiz) bir hayatı tercih etmiş, 900 dolar işsizlik maaşı olan, 7 sene önce Müslüman olmuş inanılmaz bir insandı. Onun üzerindeki çiftte ilk müşterilerim. Kadını ilk gördüğümde Cameron Diaz zannetmiş olmamda sıkıntı yok bence? O da kendini öyle sanıyordu zaten.

Burası da Meksika sınırı, outletin kalbi, hafta içi paraları kazanıp, hafta sonu sıfırı tükettiğimiz yer


Veee Gizem San Diego'da. Aynı şirketle Amerika'ya maceraya atıldığım okuldan yakın arkadaşım, Ohio'dan bizim buralara uçtu, arabamızı kiraladık ve 12 gün boyunca toplamda dört kişi California'nın tozunu fena attık.


Amerika'ya gidip Beyzbol maçına gitmemek olmaz tabi. San Diego bu konuda başarılı şehirlerden biriydi herhalde ki, stadda boş yer yoktu. Yalnız bir sorun vardı, biz beyzbol nasıl oynanır bilmiyorduk, maç boyunca sadece ööööyle bakıyorduk. Mesela maç bitmişti, ama biz hala oturuyorduk.


Burası da San Diego Convention Center. Amerika'daki birçok ulusal ve uluslararası kongrelerin ve toplantıların yapıldığı yer. Dünyaca ünlü Comic-con festivali de burada yapılıyor. Akşam vakti yapabildiğimiz en yaratıcı şey isimlerimizin baş harflerinin bulunduğu kapıların altında fotoğraf çektirmekti. İdare edin işte ;)


2008 de ordayken, 2010'da tekrar orada olabileceğim ihtimalini hiç düşünmemiştim aslında. Abla kardeş enişte ayaklandık ve geçtiğimiz yaz Amerika'yı yeniden keşfettik. İşte San Diego sokakları ve biz & biz ve San Diego sokakları


Bu da Midway. Pearl Harbor savaş gemilerinden biri. Acayip büyük, üzerinde onlarca savaş uçağı yer alan Amerika'nın şu anki önemli müzelerinden biri. Sağ alttaki fotoğrafı orada yaratmayanı dövüyorlardı.


Midway'in hemen yanındaydı bu heykeller, bizim iq larımızın 10 a düştüğü dakikalar olacak ki çok eğleniyorduk. Etrafımızda bize bakan kötü bakışları farkedip geçmişini okuduk arkadaşların. Savaş gazileriymiş meğer, utandık ve topuk!


The Fish Market Restaurant San Diego'nun en sosyetik restaurantı. E biz de Türk olunca hemen yerimizi aldık tabi. Burası aynı zaman da balıkları çiğken de satın alabileceğiniz bir balık kasabı. Yemekler mi? Anlatılmaz ki! Buyrun...


Hazır yemekten girmişken olaya, 21 yaş altındayken bulunduğum ve içkili olması sebebiyle giremediğim Fred's Mexican Cafe'yi anlatayım. Amerika'nın en ünlü fajitacıları diye geçiyor literatürde. Evet zamanı gelmişti, artık büyümüştüm, 22 yaşındaydım ve Fred's in meşhur Margaritasını yudumlarken mutluluk pozu verebilecektim.


Sea World (Deniz Dünyası) San Diego'nun dünya çapındaki atraksiyonlarından biri. Yorgunluktan geberdiğimiz ama biletini aldığımız için gidelim bare dediğimiz, enişte Caco'nun: "Siz makinelere binin, ben sizin fotoğrafını çekeyim" tarzı iyimser cümleleri, yunuslar, balıklar, zartlar, zurtlar...


Olmazsa olmaz Coronado Island. San Diego'ya korkunç bir köprüyle bağlanan ve high society dediğimiz kısımın yaşamayı tercih ettiği masalsı ada. Bu da manzarası. Google Earth hesabı :)


San Diego: gelecekte hayatımı kurmayı planladığım şehir. 2012 de okul da bitiyor. E iki senede bir gitmek belliki alışkanlık da yapmış Bu bir mesaj olabilir mi?

Sea World : 59$
Midway : 15$

Yemek fiyatları kişi başı ortalama 15-25 dolar arası. Fuzuli bilgileri kafamda tutmayı severim ama 9 ay geçmiş, bişeyi de abartmayın. :P


2 yorum:

  1. Günaydın :) Uyanır uyanmaz keyifli bir yolcuğula çıktım seninle,teşekkürler :) IRMAK :)

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim...:)

    YanıtlaSil